İnsan bağlantıları, bağlanma tarzları tarafından şekillenir. Çocuklukta gelişen bu bağlanma tarzları, bireylerin romantik bağlardan, arkadaşlıklara, aileye kadar tüm toplumsal etrafta kendini gösterir. Bu bağlanma hallerinden biri ise kaçıngan bağlanmadır. Kaçıngan bağlanma, bireylerin duygusal bağ kurmaktan kaçınmalarına, özgürlüklerini çok derecede vurgulamalarına ve derin bağlar kurmakta zorlanmalarına neden olabilir. Bu şahıslar bir şahsa karşı bağlılık geliştiremezler. Bu makalede, kaçıngan bağlanmanın nasıl oluştuğunu, bireyin hayatına nasıl yansıdığını ve bu durumla başa çıkmanın yollarını inceleyeceğiz.

Sevgililer Günü, aşkı ve romantizmi kutlamanın ötesinde, bağlantılarımıza daha yakından bakmamız için bir fırsat sunar. Fakat bu özel gün, kimi beşerler için memnunluk ve heyecan kaynağı olurken, bazıları için yalnızlık hissini artıran, beklentileri sorgulatan bir sürece de dönüşebilir. Pekala, münasebetlerimizde daha sağlıklı bir bağ kurmak için nelere dikkat etmeliyiz?

Duygusal İlgilerde Bağlanma: Sevginin Bâtın Haritası

Yapılan araştırmalar, çocukluk periyodundaki anne çocuk ortasındaki bağlanma kalitesinin sonraki yıllardaki yetişkin münasebetlerinin kalitesi üzerinde değerli tesire sahip olduğunu göstermiştir. Anne bebek ortasındaki bağlanma bağlantısı olumluysa, yetişkinlikte kurulan yakın alakaların de olumlu olduğu, erken periyottaki bu bağ aksiyse sonraki yakın ilgilerin de sorunlu olduğuna dair deliller bulunmaktadır. Hayatlarının erken yıllarında olumsuz bakım tecrübeleri yaşayan birçok bireyin güçlü ve destekleyen evlilikler kurduklarına dair ispatlar birçok araştırmayla ortaya konulmuştur. Bağlanma Kavramı