Ergenlik Periyodu: Büyümenin ve Değişimin Eşiği
Ergenlik, bireyin çocukluktan yetişkinliğe geçiş yaptığı, fizikî, duygusal ve toplumsal değişimlerin hızlandığı bir periyottur. Bu süreçte birey, sadece bedensel olarak değil, zihinsel ve toplumsal manada da değerli bir dönüşüm yaşar. Yaklaşık olarak 10-19 yaş ortasını kapsayan bu devir, hem birey hem de etrafı için yeni zorluklar ve fırsatlar sunar.
Ergenlikte Fizikî Değişimler
Ergenlik periyodundaki fizikî değişimler, büyüme atakları ve hormonların tesiriyle şekillenir.
Kızlarda ekseriyetle göğüslerin gelişmesi ve adet döngüsünün başlaması, erkeklerde ise sesin kalınlaşması ve kas kütlesinin artması üzere belirtiler görülür.
Bu periyotta artan hormon düzeyleri, hem bedensel hem de duygusal değişikliklere yol açar. Ergenlerde bazen ani duygusal dalgalanmalar ve güç değişiklikleri yaşanmasının temel nedeni de budur.
Duygusal ve Zihinsel Gelişim
Ergenlik, kimlik arayışının başladığı bir devirdir. Birey, bu süreçte kendisini keşfetmeye ve toplum içindeki rolünü belirlemeye çalışır.
Kimlik Gelişimi: Ergen, “Ben kimim?” sorusuna karşılık arar ve kendisine uygun pahalar, inançlar ve gayeler belirler.
Duygu İdaresi: Hormonal değişimlerin de tesiriyle, ergenlik periyodunda ağır duygusal iniş çıkışlar yaşanabilir. Bu durum, öfke, ıstırap yahut memnunluk üzere hislerin daha bariz hale gelmesine neden olabilir. Özelikle ailelerin bu periyotta en çok gözlemlediği sorun öfke denetiminin sağlayamadığını ve yansısının ekseriyetle bağırma davranışı olduğudur. Unutulmamalıdır ki bu devirde o hislerini denetim etmekte zorlanabilir lakin ebeveynler duygusal yansılarını denetim edebilir.
Sosyal Alakalarda Değişim
Bu periyotta, bireyin toplumsal etrafı ve aile bağları değerli bir değişime uğrar. Ergenler için arkadaş etrafı, kimlik oluşumunda ve toplumsal hünerlerin gelişiminde kritik bir rol oynar. Akran kümelerine ilişkin olma duygusu, bu devirde epeyce bariz hale gelir.
Ergenler, bu süreçte daha bağımsız olmaya çalışır. Lakin bu durum, ebeveynlerle çatışmalara yol açabilir. Sağlıklı bir irtibat, bu çatışmaların tahlilinde değerli bir etkendir. Aslında ailelerine en fazla muhtaçlık duydukları periyodun içindeler. Her ne kadar aileden uzaklaşmak istese de aileler bu devirde yanında olduğunu ona hissettirmesi gerekiyor.
Ergenlikte Karşılaşılan Zorluklar
Bu periyotta birey, pek çok zorlukla karşılaşabilir:
• Özgüven Sıkıntıları: Fizikî değişimler ve toplumsal baskılar, ergenlerde özgüven eksikliğine yol açabilir.
• Akademik ve Toplumsal Baskılar: Ergenler, okul başarısı, arkadaş bağları ve gelecek planları üzere hususlarda kendilerini baskı altında hissedebilir.
• Riskli Davranışlar: Bu devirde kimlik arayışı ve toplumsal kabul görme isteği, birtakım ergenlerin sigara, alkol yahut başka riskli davranışlara yönelmesine neden olabilir.
Sonuç olarak;
Ergenlik devri, bireyin büyüme seyahatinde hem kendini keşfettiği hem de çevresel beklentilere ahenk sağlamaya çalıştığı karmaşık bir süreçtir. Bu devirde sağlanan dayanak, bireyin sağlıklı bir yetişkinlik periyodu geçirmesi için kıymetli bir temel oluşturur. Sabır, anlayış ve hakikat yönlendirme, ergenin hem kendini hem de etrafını daha düzgün anlamasına yardımcı olur.
Ergenlik periyodunun zorluklarının üstesinden gelmek için aile, öğretmenler ve uzmanların takviyesi büyük kıymet taşır. Bu periyodun sağlıklı bir süreç olması için ebeveynlerin rolü çok kıymetlidir. Açık ve anlayışlı bir irtibat, ergenin duygusal muhtaçlıklarını karşılamada kritik bir rol oynar. Ebeveynler, yargılamadan dinleme ve sevgi dolu bir yaklaşım sergileyerek ergenin kendini inançta hissetmesini sağlayabilir.
Psikolojik sıkıntılar yaşayan ergenler için bir uzmandan yardım almak, bu süreci daha sağlıklı bir halde atlatmalarına yardımcı olabilir.
